1001 Tv > Dizi Replikleri > Siyah Beyaz Aşk Replikleri

Siyah Beyaz Aşk Replikleri -

1001 Tv | 14.03.2018 | Siyah Beyaz Aşk
Siyah Beyaz Aşk

Ferhat - Çok zor, değil mi?
Aslı - Ne o zor olan?
Ferhat - Aslında seni anladım.
Aslı - Öyle mi? Anladın mı gerçekten? Anlatsana, ben de bileyim.
Ferhat - O zaman beni iyi dinle, doktor. Ağabeyin bir konuda haklıydı. Seninki meslek aşkı. Meslek aşkı. Zor bir vak'a, ha? Herkesin ümidi kestiği bir hasta, Ferhat Aslan. Kurtulması zor. Mezara çoktan girmiş. Hatta soğuk, karanlık bir mezar. Onu oradan çekip kurtaracaksın, iyileştireceksin. Yıllardır bomboş aynalarda kandırılmış bir adam. Muzice gerçekleşti. İyileşti. Kim iyileştirdi? Aslı Çınar. "Tedaviye cevap veriyor." demiştin, hatırlıyor musun? Yüzünde o zafer gülümseyişi... Ben tedaviye değil, doktor, sana cevap verdim. Karanlığından, bataklığından kurtarabileceğin bir Ferhat Aslan var, değil mi? Kurtaracaktın. Kendine olan güvenin, saygın artacaktı, değil mi? Ben senin cezandım, doktor. Cezanı ödüllendirecektin. Sonra? Sonra baktın ki bulaşıcı hastalığın belirtileri ilk sende belirmeye başladı. Hatta sana göre,  ailenden bir kurban verdin. Ben sana ne dedim, doktor? "İyiliğin altındaki bencilliği gör." dedim. Şimdi de diyorum ki "Aşk için savaş dediğin şeyin altındaki kibri gör." Sen beni değil, doktor, imkansızlığımı sevdin. Sen benim imkansızlığımdan yoruldun. Masal bitti mi, ha? Söyle. Bitti mi, yoruldun mu? Özgür'e söylediklerin yalan mıydı? Saat kaç, doktor? Var mı eksiğim?

Aslı - Anlamışsın beni. Bravo! Kendini haklı çıkarmak için ne güzel gerekçeler bulmuşsun. Ama bunların hiçbiri doğru değil. Ben, biz birbirimizde kaybolmadan birbirimize karışalım istedim. Göz gözeyken de aynı yöne bakalım istedim. Bana değil, kendine zarar verme istedim. Hatırlıyor musun? Ben de sana "Eğer bir gün birini sevecek olursan, sevme; çünkü muhtemelen sen severken öldürürsün." demiştim. Sen de beni dinlemedin. Sevdin beni. Sağ ol. Öldürmedin, ama ağır yara aldım. Çok kan kaybetmedim belki, ama işimi kaybettim. Çok kan kaybetmedim belki, ama ağabeyimi kaybettim. Çok kan kaybetmedim belki, ama kendimi kaybettim. Şimdi benim var mı eksiğim?
Ferhat - Daha önce de bu şekilde ağlayıp, aynı bu şekilde ağlayıp "beni öldürme!" dedin. Ben de sana "Bunun tek bir yolu var." dedim. "Evlenelim." dedim. Şimdi de tek bir yolu var. Boşanalım. 
 

 

Sızı yarayı hatırlatır

Esra - Zaman her şeyin ilacı derler. Evet, insan sinir oluyor bu lafa ama gerçekten öyle. Her gün daha az acıtacak. Yedi kat dikiş atıyoruz insanlara. İyileşiyor sonunda, değil mi?
Aslı- İyi de o yedi kat dikiş bir ömür sızlıyor ama. Ya...
Esra - Sızı sadece ama.
Aslı - Sızı yarayı hatırlatır.


 


Neşter

Ferhat - Aslı...
Aslı - Dokunma bana! Dokunma!
Ferhat - Tamam geçti, sakin ol... O iti bulup bunun hesabını soracağım ben, tamam.
Aslı - Sorarız değil mi, hesabını? Sorarız değil mi?! Yaparız değil mi Ferhat?! Hatta gideriz kafasına sıkarız! Hatta ben yaparım! Giderim kafasına sıkarım! Öğrendim nasıl olsa nasıl yapıldığını. Bir saniyelik iş...miş! Bir saniye!
Ferhat - Bırak o silahı...
Aslı - Ne var? Ağabeyimi öldürdün sen derim... Şimdi sıra sende! Ben alacağım senin canını derim, ben! Yaparım bunu!
Ferhat - Tamam, geçti... Lütfen... Ver silahı bana. Ver silahı bana...
Aslı - Sıkması kolay. Sıkarız değil mi? Sıkmamız lazım. Ağabeyimi vuran silah şu an benim elimde! Benim elimde! Korkma! Bu o kadar iğrenç bir şey ki hanginize doğrultsam bir an ürküyorsunuz. Ya elim yanlışlıkla tetiğe değerse, ya kazara kurşunu çıkarsa! Bu o kadar iğrenç, korkunç bir şey işte! Anladın mı? Benim ellerim neşte tutuyordu, neşter. Ben insanları yaşasın diye kestim biçtim yıllarca...
 

 


Ağabeyime geç kaldım

Aslı - Ama ben anladım. Ben anladım. Ağabeyimin niye öldüğünü anladım. Ağabeyim Cüneyt yüzünden ölmedi. Ağabeyim benim yüzümden öldü, anladın mı? Ben senin yanındayım diye öldü benim ağabeyim. Ben o arabaya binseydim. Ah, binebilseydim. Ben çok geç kaldım Ferhat. Ağabeyime geç kaldım. Çok geç kaldım... Bak bak, bana bak... Ölüyorum görüyor musun, bak... Ölüyorum böyle yavaş yavaş...
 

 


Ben artık seni sevmek istemiyorum

Ferhat - Nereye?
Aslı - Senden ve ailenden uzak bir yere, mümkünse. Daha karar vermedim.
Ferhat - İn aşağıya...
Aslı - Bırakır mısın?! Ben hiçbir yere gelmiyorum!
Ferhat - Bin arabaya!
Aslı - Ferhat yolumdan çekil! Ben artık seni sevmek istemiyorum!

 


Yoruldum

Aslı - Ben sana hatırlatayım mı, beni nasıl tutuyordun bu işin başında, yanında? Ben hatırladım, bana çok koydu. Ne diyordun? "Abin ölür." Öldü... Anladın mı? Öldü ve senin ailenden biri öldürdü benim abimi. Şimdi çık önümden!
Ferhat - Bizim anlaşmamız bu değildi...
Aslı - Ha, doğru pardon. Bir de neydi? "Seni vururum!" Vur o zaman! Vur öldür, ben de kurtulayım artık. Ya da çekil yolumdan. Ben yoruldum. ... Ben inat ettim, sarıldım sana; sen kolumu bırakmadın. Ne oldu? Cüneyt geldi benim abimi vurdu!
 

 

Oyuncu kadrosu Genel Bilgiler Haftalık Dizi Programı