Sen Anlat Karadeniz yeni bölümden replikler - 668
Nefes - Ben sadece kendimi bırakıp katıla katıla ağlamamak için kızgınlığıma sığınıyorum. Yiğit'in iyi olacağını bilsem kabul edeceğim. Ama olmayacak. Ama şimdi böyle, Yiğit tek başına, bensiz, annesiz...
Tahir - Vedat, Yiğit'e zarar verir mi?
Nefes - Yok, vermez. Bugüne kadar hiç zarar vermedi ona.
Tahir - E, tamam o zaman. yiğit'i bulacağız. Sen umudunu kaybetme, yeter. Tamam mı?
Nefes - Bir Karadenizli bana demişti ki, Karadeniz'in umudu bitince inadı başlar.
Nefes - Bir Karadenizli bana demişti ki, Karadeniz'in umudu bitince inadı başlar.
Sen hiç görmedin
Yiğit - Annemi yine kanattın mı?
Vedat - Yok canım olur mu öyle şey? Merak etme, annen çok iyi.
Yiğit - Merak etmiyorum ki zaten. Tahir abi onu kurtardı.
Vedat - Sana bir cesaret gelmiş. Ne o, Karadeniz havası falan mı yaradı? Tahir abin anneni benden çaldı oğlum. Bizim ailemizi parçaladı. O kötü bir adam.
Yiğit - Tahir abim kötü bir adam değil. O annemi dövmüyor.
Vedat - Ama bak bana neler yaptı Yiğit! Beni yerlerde tekmeledi oğlum... Bana ateş etti. Omzumdan vurdu beni, bacağımdan vurdu. O çok kötü bir adam. ... Ne konuşuyorlar annenle? Annen seviyor mu o Tahir abini?
Yiğit - Seviyordur... O annemi bazen...
Vedat - O annemi bazen... ne? O anneni bazen ne yapıyor?!
Yiğit - Güldürüyor. Benim annem gülünce çok güzel oluyor, biliyor musun? Ama sen hiç görmedin...
Ona Soracaksın
Binlerce Yiğit'ten biri
Nefes - Kolay mı sanıyorsun sen ya? Masanın arkasına geçmiş bana ahkam kesiyorsun. Ne çektiğimi biliyor musun sen acaba?
Esma - Senin ne çektiğini biliyorum.
Nefes - Bilemezsin. Bir tek çocuğumla ben biliriz. Hariçten gazel okuma bana.
Esma - Hariçte değilim ki. O çocuğum ben.
Nefes - Ne?
Esma - Dayak sesleriyle büyüdüm. Tam uyuyacakken annemin çığlıklarıyla başımı yastıktan kaldırırdım. Her gece annesi için korkan binlerce Yiğit'ten biriydim ben.
Sonsuza kadar mutlu yaşadılar
Tahir - Hadi kur.
Nefes - Ne, hayal mi?
Tahir - Zaman geçsin. Bana da anlat. Ama öyle çiçek, böcek delikanlıyı bozar. Nefes kafası bir şeyler olsun.
Nefes - Şimdi... Ay Işığında Uluyan Kurt, Soluk Benizli tarfından kaçırıldı ya... Mavi Tüylü Geyik'le Denizden Gelen Kaplan onların peşine düşüyorlar. Oldu mu? Uydu mu delikanlıya?
Tahir - Uymaz mı ya? Aynen devam.
Nefes - Yıldızlı Şerif Mithat da Soluk Benizli'nin ayak izlerini takip ediyor. Ay Işığında Uluyan Kurt'un hapsedildiği kaleyi buluyor.
Tahir - Oh! Aksiyona giriyoruz. Sevdim.
Nefes - Ya, ama biraz susar mısın? Anlatmam bak.
Tahir - Tamam, da, tamam. Sustum.
Nefes - Denizden Gelen Kaplan, mavi atına atlıyor.
Tahir - Mavi at mı olur, da?
Nefes - Mavi Tüylü Geyik de bordo atına biniyor.
Tahir - Ha, atlar bodo-mavi! Ay rengine kurban. Şimdi düştü jeton. Güzel. Sevdim ben bu işi.
Nefes - Ya, sen biraz susacak mısın? Sus, konuşma. Soru da sorma.
Tahir - Ama sen susma.
Nefes - Bizimkiler bordo-mavi atlarıyla Soluk Benizli'nin kalesine geliyor. Mavi Tüylü Geyik okuyla Soluk Benizli'yi vuruyor. Ve Ay Işığında Uluyan Kurt'u kurtarıyor.
Tahir - Yavaş! Ben ne yapıyorum o ara? Nakış mı işliyorum?
Nefes - Sen gözcüsün, da.
Tahir - Şirinlik etme, da. Yemezler. Az çekil. Ben kurtarırım.
Nefes - Biz senin adını yanlış koyduk. 'Altın Kalpli Hödük' demeliydik sana.
Tahir - Biz de senin adını eksik koyduk. 'Mavi Tüylü Rivrivci Huysuz Geyik' olmalıydı. Oho! Sen rivriv edene kadar ben kaleye çoktan girdim.
Nefes - Girdin ama zaman kaybettin. Sen Soluk Benizli'ye maço maço dayılanırken, 'Kafa derin kemerimi süsleyecek.' diye, ben o ğlumu kurtardım. Biz çoktan atlarımızı Batı'ya sürdük bile. Şimdi yakala, yakalayabilirsen.
Tahir - Yok, yakalamam. Madem siz atlarınızı özgürce Batı'ya sürdünüz, ben de köyüme dönerim.
Nefes - Ve sonsuza kadar mutlu yaşadılar. Ama ayrı ayrı.
Nefes'ten Tahir'e yar olmaz
Asiye - Buraya yazıyorum. Bu uşak senin oğlunu getirirse essah edersin bunu.
Nefes - Asiye Abla, sözlü o, sözlü! Lafını bile etme, ya. Tövbe Tövbe...
Asiye - Yani "Sözlü olmasa düşünebilirim" diyorsun.
Nefes - Asiye Abla, ima etmeyi bırak. Gözünü seveyim. Benim için öyle bir ihtimal yok artık.
Asiye - O ne demek, o?
Nefes - Sekiz sene bir şeytan çukurunda yanarsan, kül olmadan çıkamazsın demek.
Asiye - Nefes, niye kül olasın? Öyle deme. Biz ne dedik? Bizde umut bitmez.
Nefes - Benim de bitmedi. Ama benim bütün umutlarım oğlum için.
Asiye - Ama Tahir?
Nefes - Nefes'ten Tahir'e yar olmaz. Tahir için son nefesimi veririm ama ben onun yari olmam, olamam.